Kasım 16, 2010

Jean Pierre Maron ve kankisi Albert Dominique'nin iç burkan öyküsü

Size yine korkunç şeyler anlatacağım dostlarım.Güzel şeylerden elbette ki ben de bahsetmek isterim ama tarihin diplerini ne zaman kurcalasam, içinde acı, entrika ve ihanetten başka bir şey bulamıyorum.

19. yüzyıla gidiyoruz şimdi.Akımların alıp başını gittiği dönemler, herkes bir akım kurup diğerine gider yapıyor.Klasizme, Romantikler gül yolluyor; Realistler, Romantiklere azıcık delikanlı olun lan diye caz koyuyor.Sembolistler, Parnasistlere isminizi siktiklerim diyerek kavga çıkarmaya çalışıyor filan.Ortam fena, herkes bir akım kursam da köşeyi dönsem derdinde; klasizm, realizm, romantizm, sembolizm, parnasizm, kübizm, dadaizm, elektirk akımı(öhhk) gırla.

İşte bu dönemde, tabikide Paris'te, Jean Pierre Maron (Yan Pier Maron) ve kankisi Albert Dominique'te (Alber Dominig) bir an evvel kendi akımlarını çıkarıp, arada kaynamak peşindeler.Jean Pierre Maron:
-Haydi, Albert haydi.Çıkaralım olm artık şu akımı, bak sonra geç kalcaz, kalıcaz dımdızlak.
Albert Dominique:
-Haklısın karşim, haklısın Jean Pierre ama nasıl, nasıl yapacaz ki.
Jean Pierre:
-Önce tepki Albert, tepkimizi koymalıyız...
Albert:
-Tepkimiz yaradana...öyle değil mi Jean?
-Öyle, elbette öyle karşim de nasıl yapcaz bilemedim.
-Manifestomuzu yayınlamalıyız, insanlara, koyduğumuz tepkimizi anlatmalıyız Jean.
-Haklısın kanka da isim bulmamız lazım, ne yapsak akımımızın ismini...ımmm...Baba Akımı yapsak?
-Hımmm...Çok güzel isim Jean, Baba Akımı çok iyi...Offf aklıma geldikçe deliriyorum karşim ya, herkes aldı başını bir akımla kral oldu.Hele o Victor Hugo yok mu!Ağzında gülle geziyor ibne, sanki bana romantik!
-Adam romantik ama abi.
-Romantikse romantikliğini bilecek!
-Karşim, sevmiyorsan hor görme bari...
-Haklısın dostum, bir an sinirlendim, felsefemizin dışında çıktım, kusuruma bakma.
...

Şeklinde süregiden konuşmadan tam 2 yıl sonra 1868 yılında, Jean Pierre Maron ve kankisi Albert Dominique, "Tepkimiz Yaradana!" adlı manifesto niteliğindeki ilk kitaplarını çıkardılar.Baba Akımını ana hatlarıyla anlattıkları ve içinde halktan biri olduklarını anlattıkları şiirleri ve denemeleri de vardı.Tutmadı...500 adet basılan kitap sadece 28 adet satabildi.Zaten ne olduysa bundan sonra oldu, Jean Pierre Maron, o 28 kişiyi bulup teşekkür etmek amacıyla yollara düştü ve yoldaki taşa başını sertçe çarparak feci şekilde can verdi.Kankisi Albert Dominique ise, kendine yeni bir kanka buldu ve geçmişine bir sünger çekti.

Ve bu olaylardan tam 100 yıl sonra 1968'de, Orhan Gencebay ilk albümünü çıkardı ve durdurulamaz bir hızlı şöhret basamaklarını tırmandı.Şikayetim Yaradana adlı şarkısı dillere pelesenk oldu, Orhan Baba olarak anıldı, hala anılıyor.Ve koca Orhan Baba, şarkılarının, bestelerinin, yaşantısının fikir babaları Jean Pierre Maron ve Albert Dominique'ye bir kez olsun teşekkür etmedi, şükranlarını sunmadı.

Daha fazla anlatmak istemiyorum, umarım vicdanın seni zorluyordur Orhan Baba!

Ve sizi asla unutmayacağız, büyük insanlar Jean Pierre Maron ve Albert Dominique

5 kişicik 'iyiki varsın Vodvil' didi.:

Adsız dedi ki...

İyiki varsın Vodvil :)

Hazel dedi ki...

ehe. çok iyiymiş.
aman Burak okumasın :/

Pink Freud dedi ki...

que k diye okunur? .d

melogaman dedi ki...

Senin verdiğin bilginin gerçekliğinden şüphe ederim lan ben, ama ciddiyse ayıp etmiş :/
Ama yoktur öyle bir şey, dağa taşa ''berhudar ol'' diyerek gezecek naiflikte bir adam, mutlaka saymış söylemiştir bir yerlerde isimlerini.

Neyin Pesindesin dedi ki...

1968 tarihi doğru mu lan, oldu mu o kadar?

Yorum Gönder

Küfür de edebilirsin, serbest.